Lazer olamayanlar için göz içi kontakt lens tedavisi
Gözlük takmadan güne başlayamıyor, denize girdiğinizde hiçbir şey görememek canınızı sıkıyor, yağmurlu havalarda ise ıslanan ve buğulanan camların rahatsızlığını mı yaşıyorsunuz? Görüş konforu kaybolan ve “artık gözlük kullanmaktan bıktım” diyen bireylerin sayısı günümüzde giderek artıyor. Bilhassa etkin ömür süren gençler ve estetik telaşı duyanlar başta olmak üzere pek çok kişi, teknolojinin sunduğu imkanlardan da faydalanarak gözlük problemine kalıcı tahlil arıyor. Gözlükler uzun yıllardır en inançlı tahlil olarak görülse de çağdaş tıp görme kusurları için daha tesirli tahliller geliştiriyor. Gözlüğe alternatif olan en şimdiki teknikler hakkında bilgi veren Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir “Gözlükten kurtulmak isteyenler için elbette uygun bir usul bulunabilir; hatta bir yerine iki farklı tedavi tekniğinin kombine edilmesiyle de tahlil üretilebilir ancak her prosedür herkes için uygun olmayabilir. Gözlükten kurtulmada bireye özel tedavi temeldir. Bu yola çıkarken en kıymetli adım, ehil ve tecrübeli bir göz hekimine başvurup ayrıntılı bir göz muayenesinden geçmektir” diyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir, gözlükten kurtulmada en şimdiki 5 metodu anlattı, değerli ihtarlar ve tekliflerde bulundu.
- Lazer göz ameliyatları (LASIK, PRK, SMILE)
Gözlüğe alternatif olan tedavilerin en başında lazer geliyor. Lazer tedavisinde gözün saydam katmanı olan korneaya form verilerek, kırma kusuru ortadan kaldırılıyor. Gözün damlayla uyuşturulması, akabinde lazer aygıtıyla göz numarasına uygun planın uygulanması neştersiz, dikişsiz, çok kısa süren bir süreçle gerçekleştiriliyor. Hastaların epeyce konforlu olduğunu aktardığı bu sistemin en büyük avantajı, güzelleşmenin süratli ve kalıcı olması. Hastalar birden fazla vakit birkaç gün içinde olağan yaşantısına dönüyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir bu sistemin; 18 yaşından büyük, son bir yıldır göz numarası sabit kalmış, kornea yapısı olağan olan şahıslara uygulandığını belirterek “Ancak keratokonus, önemli göz kuruluğu, göz tansiyonu üzere sıkıntıları olan hastalara uygulanmıyor. Her hasta için uygun lazer tipi farklı olduğundan, uygun tekniğe, ayrıntılı muayene ve ehil doktor ile birlikte karar verilmesi gerekir” diyor.
- Göz içi kontakt lensler (ICL – Fakik Lens)
Kalıcı lens olarak da tanım edilen göz içi kontakt lenslere dair Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir “Lazer olamayanlar için değerli bir seçenek. Bilhassa korneası ince olan yahut lazerin riskli olacağı hastalarda bu sistemi öneriyoruz. Gözün içine, doğal mercekle iris ortasına, bireye özel üretilmiş bir lens yerleştiriyoruz. Dışarıdan görünmüyor, rahatsız etmiyor ve çok net bir görüş sağlıyor” diyor. Yüksek numaralı miyop, hipermetrop yahut astigmatı olan hastalar için uygun olan bu prosedür göz yapısını değiştirmiyor ve istenirse geri alınabiliyor. Fakat göz içi yapısı dar olan, göz tansiyonu riski bulunan ya da kronik göz hastalığı olanlar için önerilmiyor. Ameliyat sonrası sistemli denetimler, bilhassa göz içi basıncını takip etmek gerekiyor.
- Akıllı mercek (Trifokal – Edof Lens) uygulamaları
45 yaşından sonra pek çok kişi hem uzağı hem yakını görememeye başlıyor ki bu durum doğal bir süreç olarak kabul ediliyor. Bu noktada devreye akıllı lensler giriyor. Katarakt ameliyatına misal bir süreçle gözün doğal merceği çıkarılıyor, yerine hem uzak hem yakın görmeyi sağlayan özel bir mercek yerleştiriliyor. Bu prosedür yakın gözlükten kurtulmak isteyen, kataraktı başlamış ya da lazer için geç kalmış hastalar için uygulanıyor. Ama retina sorunu olanlar, diyabetin göze ziyan verdiği hastalar için önerilmiyor. Akıllı mercek uygulamasının çok ferdî bir karar olduğuna dikkat çeken Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir “Kişinin mesleğine, bilgisayar karşısında geçirdiği müddete, gece araç kullanıp kullanmadığına nazaran mercek tipi belirlenmelidir. Gerçek hasta gerçek mercekle buluştuğunda, ömür uzunluğu gözlüksüz bir hayat mümkündür” diyor.
- Monovizyon Lazer (Tek göz yakına ayarlama)
Hem uzağı hem yakını tek mercekle göremeyenler için bu yol bir istikrar kuruyor. Çoklukla dominant olmayan göze yakın görme için küçük bir ayar yapılırken, öteki göz uzak görüş için olduğu üzere bırakılıyor. Beyin vakitle bu istikrara alışıyor. Çoklukla 40–50 yaş ortası hastalar için uygulanıyor. Okuma gözlüğünden kurtulmak isteyen, lazer için uygun gözü olan şahıslar bu metotla rahatlıyor. Lakin herkes bu istikrara ahenk sağlayamıyor. Bu nedenle süreçten evvel kesinlikle deneme lensleriyle test yapılması gerekiyor. Ahenk sağlayanlarda ise hem kitap okumak hem de otomobil kullanmak gözlüksüz hale geliyor.
- Hibrit yaklaşımlar (Kombine yöntemler)
Tek bir formülle tahlil bulamayan hastalar için lazer ve lens üzere kombine tahliller gerekiyor. Yani gözlükten kurtulma süreci bazen tek atakla değil, birkaç prosedürün birlikte uygulanmasıyla gerçekleşiyor. Bu yaklaşımların büsbütün bireye özel olduğuna işaret eden Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Demir şöyle diyor: “İleri yaş hastalar, çok yüksek numaralı gözlük kullananlar ya da hem yakın hem uzak sorunu yaşayanlar bu kümeye giriyor. Fakat her formülün avantajı kadar riski de olabileceğini unutmamak gerekir. Gerçek planlama, sabır ve doktor önerilerine sadık kalmak çok önemlidir.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
