Egeli Genç Sosyologlar Yerelden Küresele Köylerin Sosyal Dönüşümünü Yerinde İncelediler
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Kısmı öğretim üyesi Prof. Dr. Dilek Yeşiltuna’nın yürüttüğü “Köy Sosyolojisi” ile “Toplumsal Değişme ve Kırsal Toplumsal Yapılar” dersleri kapsamında, lisans ve lisansüstü öğrencilerle birlikte İzmir’in Dikili ilçesine bağlı Kocaoba Mahallesi olmuş olan Kocaoba Köyü’ne sosyolojik bir inceleme gezisi düzenlendi.
Teorik eğitimi, lokal hayat pratikleriyle ilişkilendirmeyi amaçlayan bu seyahat, öğrencilerin kırsal toplumsal yapıyı yerinde gözlemleme, kırsal hayatın dinamiklerini manaya ve yerelin insanlarıyla direkt etkileşime girme fırsatı sunması açısından epey verimli geçti. Kocaoba Mahallesi Muhtarı Yüksel Tanır, konuk heyeti sıcak bir biçimde karşılarken köyün tarihçesi, demografik yapısı, geçim kaynakları ve toplumsal alakalar ağı hakkında öğrencilerin sorularını yanıtladı. Tanır, “Gençlerin gelip köyümüzde bu çeşit incelemeler yapmaları, bu biçimde üniversitemizle temas etmiş olmak bizim için de çok değerli ve memnunluk verici. Bu imkânı sağlayan Sayın Prof. Dr. Dilek Yeşiltuna hocama ve takımına teşekkür ederim” dedi.
“Öğrenciler, alanda gözlemleme bahtı buluyor”
Bu çeşit saha çalışmalarının öğrencilerin sosyolojik formasyonlarının gelişiminde değerli bir yer edindiğini tabir eden Prof. Dr. Dilek Yeşiltuna, “Köy Sosyolojisi dersi üzere derslerimiz, yalnızca kırsal alanları ve toplumsal yapıları ele almakla kalmaz, birebir vakitte bütünsel toplumsal yapıyı ve global etkileşim sürecini anlamanın en temel yollarından birini sunar. Bu seyahatlerle öğrencilerimiz, soyut kavramların somut karşılıklarını alanda gözlemleme talihi bulabildiği üzere makro ve mikro toplumsal düzlemler ortasındaki geçişkenliği saptama imkanı elde eder. Kocaoba üzere köy hudutları içinde, klasik çekirdek bir hayat merkezi ile çağdaş, dijital üretim şartlarına sahip ziraî bir tesisi barındıran kırsal alanlar, Türkiye’nin toplumsal dönüşümünü anlamak için çok değerli laboratuvarlardır. Böylesi bir saha incelemesinden edinilen tecrübelerle öğrencilerimiz, teorik bilgileri içselleştiriyor, çok taraflı düşünebilme ve sosyolojik bir inceleme yapabilme hüneri kazanıyor” diye konuştu.
“Çok pahalı tecrübeler kazandılar”
Sahaya dayalı eğitimin sırf akademik değil, ferdî ve toplumsal açıdan da öğrenciler için dönüştürücü bir nitelik taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Dilek Yeşiltuna, “Bu çeşit seyahatler, öğrencilerin araştırma meraklarını canlı fiyat, müşahede ve tahlil marifetlerini geliştirir. Öğrencilerimiz bugün köydeki toplumsal münasebetleri, üretim biçimlerini, gündelik ömür pratiklerini ve kültürel yapıyı yerinden öğrenerek gelecekte yürütecekleri bilimsel çalışmalar için çok bedelli tecrübeler kazandılar. Bu çalışmalar, sosyoloji eğitiminin temel taşları ortasında yer alır ve her öğrencinin bu fırsatları değerlendirmesi büyük kıymet taşır” dedi.
“Yaşanılan bir tecrübe olarak içselleştirilmesine katkı sunuluyor”
Çalışmaları yürütürken duyduğu heyecanı ve akademik yaklaşımı hakkında konuşan Prof. Dr. Dilek Yeşiltuna, “Akademik hayatım boyunca Köy Sosyolojisi başta olmak üzere pek çok dersi, alanla buluşturmayı unsur edindim. Bu cins seyahatler benim için yalnızca öğrenme, paylaşma temelli bir eğitim faaliyeti değil, tıpkı vakitte bir toplumsal gerçeklikle temas etme seyahatidir. Bu ders kapsamında kırsal ömrün dönüşümünü, toplumsal yapının köy bağlamında nasıl şekillendiğini, tarım alakalarını, aile yapısını, göç süreçlerini, klâsik kültürün günümüzdeki yansımalarını ve değişim eğilimini öğrencilerimle birlikte kıymetlendiriyoruz. Bu çalışmalarımızda Ege üniversitesi Rektörlüğünün maddi manevi her vakit takviye vermesi ve Ege Ajansın işçi takviyesi bizim için çok değerli” dedi.
Her yıl farklı bir köye yapılan bu seyahatlere iştirak konusunda efor sarf ettiğini söyleyen Araştırma Vazifelisi Begüm Demirkol ise “ Saha insanlara öylesine tecrübeler, çeşitlilikler sunuyor ki, sosyoloğun çok kıymetli beslenme kaynağını oluşturduğunu düşünüyorum” diyerek olaydan duyduğu memnuniyetini lisana getirdi.
Gezi, yalnızca akademik bir faaliyet olmanın ötesine geçerek, yarınlarda toplumu anlamada, çözümlemede çok değerli bir role sahip olacak olan genç sosyologların vizyonunu genişleten, sosyoloji biliminin toplumla direkt temasını sağlayan örnek bir uygulama modeli oldu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
